Başrollerinde Doğu Demirkol, Murat Cemcir, Bennu Yıldırımlar, Hazar Ergüçlü ve Serkan Keskin gibi ünlü oyuncuların yer aldığı film, Cannes Film Festivali’nde yönetmen Nuri Bilge Ceylan’a Palme d'Or adaylığı getirmişti. Ahlat Ağacı, Cannes gösteriminde dakikalarca ayakta alkışlanmış hatta alkışlanma süresiyle festival tarihine geçmesiyle gündem yaratmıştı.
Maddi imkansızlıklarla boğuşan ve Tokyo'da yaşayan Osamu (Lily Franky), büyükannenin emekli maaşıyla ve buldukları geçici işlerle kıt kanaat geçinmeye çalışan ailesini ayakta tutabilmek için Osamu, oğlu Shota ile dükkanlarda küçük hırsızlıklar yapmaya mecburdur. Bu esnada Yuri adında evsiz ve kötü muameleye maruz kalan küçük bir kızla karşılaşan Osamu, Yuri'yi tüm zorluklara rağmen evine ve ailesine kabul eder.
Yetenekli bir fırıncı olan Thomas, Berlin'de sıkça iş gezileri yapan İsrailli evli bir adam olan Oren ile ilişkisi vardır. Oren İsrail’de bir araba kazası sonucu ölünce, Thomas sevgilisinin ölümüyle ilgili sorunlarının cevabını almak için Kudüs’e gider. Şehre geldiğinde kimliğini gizleyen Thomas, sevgilisinin eşi olan Anat için çalışmaya başlar.
Paweł Pawlikowski'nin yönettiği ve başrollerinde Jonnna Kullg, Agata Kulesza gibi oyuncuların yer aldığı filmin konusu ise şöyle: Soğuk Savaş yıllarından birbirinden tamamen farklı olmasına rağmen bir şekilde kaderleri birbirine bağlanan iki insanı anlatacak tutkulu bir aşk hikayesini anlatacak.
91. Akademi Ödülleri’nde Kolombiya’nın aday adayı olan film Göç Mevsimi (Pájaros de verano), ilk gösterimini Cannes Film Festivali’nde gerçekleştirdi. Cristina Gallego ve Ciro Guerra yönetmenliğinde çekilen film, Kolombiya’nın yakın geçmişinde yaşanan bir aile dramasını konu alıyor. Güçlü bir adam olmak uğruna uyuşturucu ticaretine başlayan ve hızla da yükselen Rapayet (José Acosta), kültürüne çok bağlı olan kabilesinin değerlerini hiçe sayıyor ve kendisini de, ailesini de büyük tehlikelere sürüklüyor.
Danimarka’nın Oscar aday adayı olan Den skyldige, Gustav Möller tarafından yazılıp yönetilmiş bir gerilim filmi. Polis memuru Asger Holm’un (Jakob Cedergren) masa başında geçen günleri, kendisine kaçırıldığını söyleyen bir kadından aldığı dehşet dolu bir telefondan sonra hareketlenecektir. Türkçesi Suçlu olan bu gerilim filmi 2018 Sundance Film Festivali'nde İzleyici Ödülü’nü kazandı.
2019 Oscar Ödülleri’nin Yabancı Dilde En İyi Film kategorisinin Belçika aday adayı olan Girl, yönetmenliğini Lukas Dhont’un üstlendiği bir dram filmi. Cannes Film Festivali’nin Belirli Bir Bakış bölümünde prömiyer yapan film ayrıca Caméra D'Or ve Queer Palmiye ödüllerini de kucakladı. Erkek bedeninde doğmasına rağmen bir balerin olma hayalleri kuran 15 yaşındaki Lara’nın (Victor Polster) hikayesini Akademi de yeterince etkileyici bulacak mı göreceğiz.
Lübnan’ın Oscar aday adayı olan film Kefernahum’un yönetmeni Lübnanlı yönetmen Nadine Labaki. İsmini İsrail’deki tarihi bir köyden alan film, başta Cannes Film Festivali olmak üzere birçok uluslararası film festivalinde görücüye çıktı ve çok iyi eleştiriler aldı. Cannes’da üç de ödül kazanan film, Lübnanlı bir çocuk olan Zain’in ailesine açtığı davayı ve zorlu koşullarda ayakta kalma mücadelesini konu alıyor.
